19 Temmuz 2009 Pazar

Melisa Sözen


Bugün her zamanki pazarlardan farklı bir gün yaşadım. İstanbul'da olupta Adaları gezmeyen insanlar vardır. Azdır diyemiyeceğim bulunduğu semtten bile dışarı çıkamamış bir sürü insanın olduğunu biliyorum. Lakin haftasonu olduğundan olsa gerek ada vapuru iskeleye hemen yakınında denize giren insanların arasından geçip yanaştı. İlk durak olan Kınalıadada aldım soluğu. Sahildeki görüntü bana Titanic filmindeki batıştan sonra su yüzünde debelenen insan yığınını hatırlattı. 3 metrede bir insan göze çarpıyordu. Eminönü meydanında belki normal ama ada sahilinde sıktı beni o kalabalık. Ama adanın arkasındaki beach club diye tabir edilen mekanlar daha sakin ve nezih olduğundan tercih edilebilir. Tabi giriş parasını hesap ederek. Günü birlik seyahatler yorucu olsa da Adalardan birinde yapılacak gezinti için yorulmaya değer doğrusu. Sadece dönüş yolundaki vıcıklayan bedeninizden rahatsız olmayacaksınız. 2 TL fazla verip bineceğiniz Deniz Otobüsü klimasıyla biraz rahatlatsada Kabataş a indiğinizde daha da artıyor tendeki nemlilik. O kadarda olsun deyip devam ediyoruz. Yıllar önce gittiğim Heybeliadayı pek iyi hatırlamıyorum. O yüzden bir daha tercih etmemiştim Adaları. Fakat Kınalıada 4 tarafından denize girilebildiği için daha cazip geldi bana. Ayazma Kamos denilen mekanda bu aktiviteyi gerçekleştirmek isterseniz ki adanın arkasında kalıyor. İstanbul'dan uzak olduğunuzu hissedebilirsiniz. Çünkü Yalova Çınarcık manzarasına bakar olursunuz bir an şehir dışındayım diyebilirsiniz. Daha önce gitmediyseniz de yıllardır İstanbul dayım diye konuşan birisi olarak benim gibi pişman olduğunuzu hissedebilirsiniz. Ayrıca mekan arkalarda kenarlarda kaldığından olabilir Melisa Sözen gibi güzelliklere de rastlayabilirsiniz. Bu medya maymunu olmak istemeyen ünlüler nerelerde takılıyor sorusunun cevabını aldım sanırım. Makyajsız olmasına rağmen fikrim değişmedi. Listemde yeri sağlamdı olmaya da devam edecek.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder