1 Ağustos 2010 Pazar

Yeniden Harry Kewell


Yaşadığı sakatlıklar yüzünden 2 yıldır takımda bulunmasına rağmen izlediğimiz sayılı maçlarda sevdirdi kendisini. Bu takıma ondan çok daha fazla katkı sağlamış olan birçok yerli futbolcu var elbet. Yani bizim ona gösterdiğimiz sevgiyi kıskananlar olacaktır. Örneğin ilk transfer olduğu gün tesislere gelişini izlerken garip görüntüler vardı. Kendisinden sadece 2 yaş büyük olan Ümit Karan ve Hasan Şaş' ın Adanalı yaklaşımları dikkatimi çekmişti. Tabi normaldi de onlar Galatasaray da büyük işler yapmıştı. Fakat takımdan ayrıldıkları zamanları ve ayrılış sebeplerini de unutmadık. 

Harry Kewell geçen sezon ki maçların yarısında bile oynayamamış, tamamında oynayan birçok adamdan da daha fazla katkı sağlamıştı. Yani bu sezon da ne kadar maç çıkaracağını bilmesek de yeni anlaşmanın gerçekleşmesi ve akabinde Belgrad maçında Galatasaray formasını numarası değişmiş olsa da giymesi tribünlere yeni transfer etkisi yarattı demek yanlış olmaz. 

Bu yüzden stada erken girmek istemiştim. Tribünlerde alışkanlık haline gelen maç öncesi futbolcuları çağırıp yumruk şov yaptırma hadisesinde Kewell bütün tribünler tarafında davet edildi. Davete karşılık verirken de bu takımı ve taraftarını nasıl sevdiğini gösterdi. Futbol izlemeyen  adama Harry Kewell sevgisi garip gelebilir. Hatta biz yukarıda adı geçen efsaneleri de çok sevdik ve saydık. Fakat onlar her nedense yıprandılar, bu sevgi ile ezildiler. Öyle olmasaydı perşembe günü onlar da aramızda olacaklardı. 

Transfer sürecinin devam etmesi yüzünden daha kimler kalacak kimler gidecek bilinmez. Lakin Harry de olmasaydı karamsar bir tablo çizmek hiç zor olmayacaktı. Yine de ilk resmi maçta pek ışık olmasa da, bu kavurucu sıcaklarda yapılan yorumlarda Sergen Yalçın sertliği de olmamalı. 

Ayrıca futbol endüstrisinin alışılagelmiş forma çeşitlemelerinde ki renk seçenekleri de Galatasaray da hep bir karmaşık. Herhalde futbolcular da alışamadı renklere. Tribünlere çağrılan Arda, ve Harry formadaki amblemi öperken aklıma böyle bir şey geldi. 

Not: Davet edildiğinde ve tribünle bütünleştikten sonra defalarca öptüğü formanın hakkını yıllardır veren, çalıştığı dokuz teknik adamın da hemen hemen değişmez oyuncusu olan, hatalarıyla kaybettirdiği bir şeyler olsa da yine takımda olan Ayhan Akman. İlk geldiği sezon pek sevilmediğinden herkes şaşırmıştı. Ama aradan geçen 9 sezondan sonra şaşırma sebebimizi değiştirdi. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder