23 Aralık 2012 Pazar

Eternal Sunshine of the Spotless Mind (2004)


''İsmi kulağımda yer etmiş neden bilmem'' demedim araştırdım. Baktım ki yayınlandığı dönemin en iyi filmi denilebilir. İnanmayanlar ya da daha fazla bilgi edinmek isteyenler Tarihi Osmanlı Mecmuasının 3. Cüzünün 1912. sayfasına bakabilirler efemm.



Neyse işte başlarda insanı tuzağa düşürüyor. Kendimi  buldum sandım, yok yok bulmadım kendimi adamın yerine koydum. Sonra film aklıma koydu bazı saçma sapan fikirleri, fena kafam karıştı. Kafamı toparlamak için bir film arası  verdim. Toparlanıp geri geldim.

Kaçırdığım filmlerden diye bir etiket oluşturup böyle filmleri bir kenara not edesim var. Jim babaya gidip elini öpesim var. Kate kızımız ayrı bir tatlı. Şu kızı Titanic izlerken yakıştıramamıştım beyaz perdeye, ama beni kim beğensin. Neyse bu film gayet güzel olmuş. 

Şu, '' hatıraları ya da hayatın bir bölümünü beyinden silme işlemi olsun mu la ? '' dedirten soruya kesinlikle hayır karşılığını verdim. Korkutuyor çünkü, mutlaka kurunun yanında yaş da yanar. Gerçekten böyle bir sistem olsaydı hataları hemen hemen benzer olurdu. Harika sahneler vardı tek tek sayılmaz. Bu filme bir defada da doyulmaz. 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder