6 Şubat 2013 Çarşamba

Ali Sami Yen'de son gol.


Hakan Şükür Bursaspor günlerinde dikkatleri üzerine topladı ve çok geçmeden Galatasaray'a geldi. Milli maçlarda attığı gollerden hatırlarım. Biz o dönemler kısa boylu golcülere alışkındık onlar da zaten 10 numara giyerlerdi. Hoş, Kral da geri dönüşlerinden birinde kısa bir süre 10 numarayı giymişti. Kendisinin üçüncü, Terim'in ikinci gelişiydi ve 2001-2002'nin harika çocuğu Ümit Karan'dan geri almak gerekiyordu formayı. Bir kriz sürecinin de beraberinde Ümit Karan gözden düşerken, 9 numaralı formayı Kral'a bırakıyordu. Ümit Karan'ın onun yokluğunda emanete sahip çıktığını da belirtmekte fayda var.

Lig Tv harika bir iş yaparak Kral Hakan Şükür'ün 100 golünü derlemiş. Hepsini tek tek izledim. Bu videolar, futbola bakışımda unuttuğum bir şeyi bana gösterdi. Bu izlediğim 100 Hakan Şükür golü Kral'a olan saygımı da katladı. İki kere uzaklaştığı parçalı formadan ilki Torino gidişiydi ve çok kısa sürdü, ikincisi biraz uzun. Tam üç farklı takımda oynadı. Torino macerasını kendisi bile saymıyordu belki de. İkinci Avrupa turu sonrası futbolu da, golleri de olgunlaştı. İşte bugün tam da bu golleri izlerken aklıma Burak Yılmaz  geldi. Şimdilerin Burak Yılmaz'ı Hakan Şükür'ün Torino sonralarına benziyor. 


Büyük oyuncular takımlara gelmeli unutamadığımız Hagi gibi,  turnuvalarda yer almış, kupalar kazanmış ya da kazanma ihtimali yüksek olan adamlar. Yerli futbolculara bir nevi staj evresi yaşatacak olanlar gelmeli. Hakan Şükür'üm frikik denemelerini hatırlıyorum da Hagi'nin bu konuda bir desteği olduğunu duymuştum sanki.

Kral hakkında yazılacaklar da söylenecekler de bitmez. Onu bir yıl daha sahada görmek isterdim. Oynayabileceğini hissediyordu o da. Olmadı üzüldü, üzüldük.





En son 2008'de yine bir Mayıs günü, Oftaşspor maçında son golünü attı. Dünya gözüyle Kral'ın son maçını,  hem de ne mutlu bir şampiyonluk gününde, bugün yerinde yeller esen Ali Sami Yen'de izlediğim için çok şanslıyım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder